7 Temmuz 2010 Çarşamba

Hayat



Usta'ya başarısının sırrını sormuşlar.
İki kelime demiş;
-Doğru kararlar

Hepimizden farklı olarak sürekli doğru kararları
nasıl aldığını sormuşlar.

Tek kelime demiş:
-Tecrübe

İyide kardeşim bu tecrübe denen şeyin sırrıda neymiş?
Usta derin derin düşünmüş ve iç geçirmiş,
ve iki kelime söylemiş:

-Yanlış kararlar!

15 yorum:

Elif Gizem dedi ki...

kesinlikle... o yüzden aldığım yanlış kararlardan sonra önce kızsamda kendime, sonra bunların bana iyi geleceğini düşünür bağışlarım kendimi...

Efsa dedi ki...

Sonuna gelmeden dedim ki, "iyi de doğru kararları almak için sezgileri bir yana bırakırsak; çoğu zaman yanlış kararların bizi oluşturduğunu düşünmüyor muyuz?"
dedim ve son cümleyi okuyup gülümsedim.

Hatsumomo dedi ki...

Kızlar,
hepimiz benzer yaşıyoruz gibi :)
Süpersiniz.

Elif Gizem dedi ki...

yaşasın güçlü kadınlarız:)

Hatsumomo dedi ki...

Her zaman ........daima :
Sevmesinide bileceksin ,elinin tersiyle itmesinide.
Erkeksen erkeklik adına hanzonun teki olmayacaksın.
Dişi krakterlerin renklerini de barındıracaksın üzerinde.
Kadınsan ,dişilik adına çıtkırıldım hanımefendinin tekide olmayacaksın
erkek renklerin delikanlı renklerinide barındıracaksın üzerinde.
Senden iyi seven olmayacak .
Yeri geldiğinde senden iyi çifte atanınıda olmayacak..)

Efsa dedi ki...

ahaha kendime çok güzel çifte atabilirim. Ara ara atıp daha kolay kalkıyorum.

Unknown dedi ki...

Doğru nun ne olduğunu bilmeyenler ustaya nasıl doğru kararlar alıyorsun diyor! ustanın doğru karar verdiğini nerden biliyorlar?
Ayrıca gerçek ustalar yanlış kararlarından tecrübe sahibi olmazlar çünkü yanlış yapmazlar,yaptıkları yanlışıda bile bile yaparlar.

Hatsumomo dedi ki...

Ustamdan,
her zamanki gibi sıra dışı bir yorum.
Galiba sende haklısın Ustam(Orhan baba'nın kulakları çınlasın)

Ama kafam karıştı?
İnsanların ustalığa giden yolda çıraklık dönemi olmalı ,o dönem için yanlış kararlar kelimesi bence :)
Hörmetler Ustam.....

FFatiHH dedi ki...

:) Yanlış kararlar almanın sırrı ne peki?

Hatsumomo dedi ki...

Bir düşeneyim hımmmmmm.....İnsan olmak,gençlik,ha bir de hayatı doğru okumayı öğrenememek :)

Unknown dedi ki...

"yanlış karar almışım, demek ki doğru yola doğru ilerliyorum" diye sevinip güçlü hissetmek yanlış olan bence;sorgulayacak yeteneklere sahip olduğunuz halde aldığınız kararın doğru mu yanlış mı olduğunu sorgulamayacağınız bir an geldiğinde, işte o zaman doğru kararı almış olacaksınız diye düşünüyorum,

Hatsumomo dedi ki...

Yanlış kararlar almak beni gülü hissettirmek bir yana,delirtir aslında :)
Ama şu var bazen bu gün doğru olan,yarın yanlış olabiliyor.
Doğruda göreceli değil mi ? zaten.
Mesala bir hırsız bir eve girecektir,onun planı kararı kendisine göre doğrudur.Zamanlama,hız v.s...işi kotatrırsa doğru karardır.
Bana göreyse yapyığı iş komple yanlış karardır :)
yorumunuz için teşekkürler.selamlar

Elif Gizem dedi ki...

Barış; ben kendi yanlış kararlarımın açıklamasını yapma ihtiyacı duydum nedense:))Yanlış kararların bir sonraki adımda yanlış karar alma ihtimalini azalttığını düşünüyorum.bu yüzdendir kendimi aldığım yanlış kararlar yüzünden hırpalamamam. Hepsinin geri dönüşünde bir öğrenmişlik vardır çünkü...

Efsa dedi ki...

yanlış kararları tanımlama ihtiyacı hissettim bende nedense.

Kendimce bir doğruya gideceğim yolda, edinilmiş tecrübeler gibidir yanlış kararlar.

Aslında o an doğru yaptığını sandığın şeylerin zamanla, sen büyüdükçe senin doğruyu anlaman için hazırlayan yanlış verilmiş bir karar olduğunu görürsün. Aslına bakarsanız yanlış denemez tam sözcük olarak.

Unknown dedi ki...

Sörf yapanları bilir misiniz? Hayat da buna benzer, kimisi korkar dalgalardan, denize düşücem diye saatlerce plajda oturup kıyıdan sörf yapanları seyreder, onların yerinde olmak ister,sadece onların yerinde olmanın hayaliyle avunur, ta ki güneş batıp bi daha sörf yapma imkanı kalmayana dek...Güneş batıp da sörf yapma imkanı kalmayınca pişmanlıklar yola çıkar.Keşke der, keşke yapsaydım. Bakın hayatınıza. "keşke yapsaydım"larımız "keşke yapmasaydım"larımızdan daha çok acı verir. Oysa bazıları düşmekten korksa da atıverir sörf tahtasının üzerine kendini, o bilir heyecanı, rüzgarı, o yaşar denizin kokusunun mutluluğunu, sörf tahtasına çıkıp düştük diye yanlış yapmış sayılmayız, bence düşsek de doğrudur, gün bitip, sörf yapma imkanımız kalmayınca "keşke" demektense sörf yapmaya çalışırken düşmek hayatı dolu dolu yaşamanın ta kendisidir.
Elbette doğru ve yanlış görece kavramlar, elbette zamana ve mekana göre değişir..Ama şunu biliriz ki davranışlarımıza yön veren isteklerimizdir. Misyonumuzsa bizi yanlışa yönelten, bırakalım da su testisi su yolunda kırılsın, bundan daha büyük doğru yoktur. Kırılmayacağım diye su taşımayacaksam varsın testi de olmayalım...