19 Şubat 2009 Perşembe

İSKELET KADIN'IN HİKAYESİ


Çoğu piskoloji kitaplarını hayatın gerçeklerinden uzak ve sıradan bulurum.
bir tanıdığım tavsiyesiyle çok farklı bir kitaptan küçük bir hikaye,
bu kitap gerçekten sıradışı bir bakış açısı kazandırıyor.
lakin dili ağır biraz bu hikayeyi yalınlastırarak yazacagim.ve bu kitap piskologların ,hatta tiyatro eğitiminde faydalınılan bir kitap.
sevdim bu hikayeyi .ve tabi hikayeden sonra analiz bölümü olacak,onu da basit
bir hale getirip paylasmaya çalışacağım.bügün sadece hikaye arzu eden buyursun okusun.



İSKELET KADIN.
Kimsenin hatırlayamadığı bir nedenden dolayı,babasının onaylamadığı bir şey yapmış
babası onu alıp denize atmış.
balıklar etlerini yemiş ,gözlerini oymuş.iskeleti akıntılarda dönüp duruyormuş.
bir gün bir balıkçı balık tutmaya gelmiş.
aslında pek çok balıkçı gelirmiş.ama iskelet kadın koyun akıntılı bölümümde balıkcıların avlanmadığını bilirmiş.
bizim balıkcı akıntıya sürüklenip gitmiş,derken oltasına iskelet kadın takılır.
balıkçı oh agırlığına bakılırsa bayagı büyük balık diyerek sevinir.
ne güzel epey süre avlanmama gerek yok diye düsünmektedir.
kadın ise asagıda oltadan kurtulmaya çalışıyormuş,çırpındıkça oltaya daha çok
dolanmiş.
avcı ise oltayı çektigi anda,dehsetle irkilmiş .
karsısında göz kürelerinde mercan yaratıkları,uzun ön dişleri olan bir iskelet.
korkudan çılgınca kıyıya kürek çekmeye başlamış.
kadın ise oltaya takılı halde arkasından sürükleniyormus.
kıyıya ulastıgında kayıgı terkedip kıyıya kosmuş.
kadın bütün bunlar olurken istifini bozmamıs ,sürüklenme esnasında bir sürü
balık yemiş uzun süredir açmış çünkü.
adam yüregi agzında kalbi güm güm kulubesine koşmuş.
fakat kadınında pesinden kulubeye geldigini görünce ,korkudan dona kalmış.
fakat yanan atesin etkisi soguk derken adam kadına acımıs .
onu oltadan kurtarmiş.
once parmaklarını, sonra ayaklarını, sonra kürk vermiş .
iskelet kadınsa avcı onu parcalamsın ,kayalara atmasın diye sesini cıkarmadan
izlemiş olanları.
adam daha sonra uyku tulumuna girip ,rüyalara dalmış.
rüyasında güzyası dükmüş.
iskelet kadın döktüğü gozyasını görünce çok susamış.
usulca adamın üzerine egilmiş,agzını gözyasına dayamış içtikce nehir gibi olmus.
susuzlugu dinene kadar içmiş.
ictikce vücüdu ete bürünmeye baslamıs,adam uyndıgında bambaska bir iskelet kadınmış.
kadının yasadıgı ilk talihsizligi bilmeyenler,suyun altında yasadıgı sürece tanıdıgı
yaratıklar sayesinde daima iyi bir sekilde beslendigini anlatırlar.




hikaye bu kadar/ basite ingirdedim.üç asagı beş yukarı bir mantık kuruyosunuz elbet.
ama analizi cok farklı düsündürüyor insanı.yaklasık 30 sayfalık analizi kisa bir sekilde özet yapmaya çalışacagım .tabi daha sonra..

Hiç yorum yok: